Grip, insanlık tarihi kadar eski bir hastalıktır. ‘İnfluenza’ adlı virüsün neden olduğu grip, sadece insanlarda değil pek çok omurgalı türünde hastalık oluşturur.

Her türe ait, diğer türlerinkinden farklı ve o türe özgü grip virüsleri bulunur. Ancak kimi zaman bir türe ait grip virüsü, başka bir türde hastalık meydana getirebilir. Domuz gribi, bu duruma verilecek en belirgin örneklerden bir tanesidir.

Grip kendini yüksek ateş, üşüme-titreme, öksürük, boğaz ağrısı, baş ağrısı, yaygın kas ağrıları ve halsizlikle gösteren bir hastalıktır. Domuz gribi ise, yine gribe sebep olan farklı bir virüsten kaynaklanan bir hastalıktır.

Domuz gribi, ilk kez Meksika ve ABD’de ortaya çıkmıştır ve daha sonra dünyanın birçok ülkesine yayılmıştır.

Domuz Gribi Nedir?

Domuz gribi, domuzlara özgü influenza virusu tip A tarafından oluşturulan yüksek oranda bulaşıcı, bir solunum yolu hastalığıdır. Hastalıkta bulaşıcılık yüksek olmasına rağmen ölüm oranı oldukça düşüktür.

Domuz gribi; 2 yaş altındaki bebeklerde, hamilelerde, kronik karaciğer hastalığı olanlarda, kalp-damar hastalığı olanlarda, kronik böbrek, hematolojik ve metabolik hastalığı olanlarda, AIDS, kanser gibi bağışıklık sistemi baskılanmış kişilerde, 18 yaş altı sürekli olarak aspirin kullanması gereken hastalarda ve 65 yaş üzeri yaşlılarda normalden daha ağır seyredebilir.

Hastalık, 38°C üzerinde ateş yüksekliği, şiddetli kas ağrısı, eklem ağrıları, baş ağrısı, titreme, kuru öksürük ve halsizlik şikayetleri ile başlar. Bu şikayetlere ek olarak bazen boğaz ağrısı, burun akıntısı, hapşırma, gözlerde kanlanma, karın ağrısı, ishal, kusma ve özellikle bebeklerde durmaksızın ağlama krizleri de eklenebilir.

Genellikle bir hafta içerisinde belirtiler kaybolurken, halsizlik ve özellikle bebeklerde huzursuzluk yakınması 2 haftaya kadar uzayabilir.

Kısacası domuz gribinin, normal gripten önemli ve belirgin bir farkı yoktur. Bu da her yıl özellikle kışın salgın yapan grip virüsünün bir tipidir. Ayrıca domuz gribinin normal gripten daha ağır seyrettiğini söylemek mümkün değildir.

Domuz Gribi Nasıl Bulaşır?

Domuz gribi öksürme ile hapşırma sırasında ortama yayılan ve virüs içeren damlacıklarla bulaşır. Bu damlacıklar doğrudan solunum yoluyla veya ortamdaki eşyalardan eller aracılığıyla diğer kişilere geçer. Kişi, bu hastalık belirtilerinin başlangıcından bir gün öncesi ve 7 gün sonrasına kadar potansiyel bulaştırıcı olmaya devam eder.

Ayrıca domuz gribine sebep olan virüsleri içeren damlacıklar, havada 3 gün süreyle kalabilir. Bu yüzden hastalık son derece bulaşıcıdır.
Domuz gribi olanlarda hiçbir ek hastalık ve kronik bir rahatsızlık mevcut değilse ölüm oranı 10,000’de 1’dir. Ancak domuz gribi olan kişide herhangi bir kronik hastalık mevcut ise bu oran 1,000’de 1’e kadar yükselebilir.

Domuz Gribi Neden Kışın Ortaya Çıkar?

Yaz mevsimleri, ülkemizin bulunduğu coğrafyada virüslerin kolaylıkla enzim yapısının bozulması ve işlevsiz hale gelmesini sağlar. Ancak kış aylarında, tüm dünyada domuz gribi salgınlarının yayılması beklenen bir durumdur.

Çünkü güneş ışığının UV etkisi, içerisinde bulunduğumuz kış mevsiminde yaza göre çok daha azalır. Hastalığın etkeni olan virüs ise, soğuk ve nemli ortamda daha uzun süre canlılığını koruyabilir.

Ayrıca okullarda çocukların daha dar ortamlarda ve birbirleriyle daha yakın temas halinde bulunması da domuz griplerinin yayılmasına neden olur. Böylelikle hastalık etkeni virüsün lehine ve insanların aleyhine ortaya çıkan kış şartları, domuz gribinin hızla yayılması için uygun ortam oluşturur. Çocuklar ve bebekler ise, bu hastalığın bulaşmasına karşı açık ve savunmasız durumdadır.

Kendinizi ve Bebeğinizi Domuz Gribinden Nasıl Koruyabilirsiniz?

  • Hasta görünen, ateşi olan veya öksüren insanlardan uzak durmalı ve bebeğinizi uzak tutmalısınız.
  • Domuz gribinin bulaşma ihtimalinin arttığı kapalı alanlardan, toplu ulaşım araçlarından ve hasta kişilerin olduğu ortamlardan uzak durmaya ve bebeğinizi uzak tutmaya özen göstermelisiniz.
  • Evde dahi olsanız gün içerisinde ve dışarıdan eve geldiğinizde hem kendi ellerinizi hem de bebeğinizin ellerini bol su ve sabun ile yıkamalısınız.
  • Havlu, çatal, kaşık, bardak, telefon, kalem ve bilgisayar aksesuarları gibi malzemeleri diğer insanlarla ortaklaşa kullanmamalı ve bebeğinizin dokunmasına izin vermemelisiniz.
  • Salgın dönemlerinde hem kendiniz hem de bebeğinizin daha kaliteli bir uyku uyumasını, daha besleyici yiyecekler tüketmesini ve bağışıklık sisteminizi güçlü tutmanızı sağlamalısınız.
  • Eğer evinizde domuz gribi ile enfekte olmuş bir kişi varsa, bu kişiyi evinizin ayrı bir bölümünde yatırmalı ve bebeğinizle asla aynı ortamda olmasına izin vermemelisiniz.
  • Hasta kişinin olduğu odayı bol bol havalandırmalı ve evdeki herkesin maske takmasını sağlayarak, hastalığın yayılmasını engellemelisiniz.
  • Evinizi, çevrenizi ve gittiğiniz yerleri gerek antiseptikler gerekse temizleyici ürünler yardımıyla mümkün olduğunca temiz tutmalısınız.

Bebeğinizi Hastaneye Ne Zaman Götürmelisiniz?

Bebeğinizde aniden başlayan ve düşmeyen yüksek ateş, halsizlik, aşırı huzursuzluk ve bu huzursuzluğa bağlı ağlama krizleri, hızlı veya zor nefes alma, vücutta solgunluk ya da morarma, beslenmeyi reddetme ve ateşle beraber döküntü görülürse bebeğinizi mutlaka en yakın sağlık kuruluşuna götürmelisiniz.

Domuz Gribi Tedavisi

Mevsimsel grip tedavisinde kullanılan, virüse etkili bazı ilaçlar, domuz gribi için de etkili bir şekilde kullanılır. Bunlar doktor önerisi haricinde kesinlikle kullanılmaması gereken ilaçlardır.
Ateşi düşürmek ve burun akıntısı gibi bulguları azaltmak için kullanılan ilaçlar virüse etkili değildir. Yalnızca hastalığın bulgularını hafifletir.

Domuz gribi tedavisinde hastalığın ilk 48 saatinde kullanılan, virüse yönelik ilaçlardan yararlanılır. Bu ilaçlardan iki tanesi ülkemizde mevcuttur. Domuz gribinin tedavisinde kullanılan ilaçların, hastalığın belirtileri ortaya çıktıktan sonra ilk 48 ve en geç 72 saat içerisinde verilmesi gerekir.

Geç kalınmış domuz gribi vakalarında, mevcut olan bu ilaçlar ne yazık ki faydalı olamamaktadır.
Sadece belli risk gruplarında yer alan kişilerde, kronik hastalığı olan insanlarda, yaşlılarda ve küçük yaş gruplarında ilacın erken dönemde başlatılması tavsiye edilir. Domuz gribi ilerlediğinde ve ikincil enfeksiyonların gelişmesi durumunda antibiyotiklerin eklenmesi gerekir.

Domuz gribi hastalığının semptomlarını hafifletmek için parasetamol, ateş düşürücü ve ağrı kesici gibi ilaçlardan da yararlanılabilir. Ancak domuz gribi hastalığı sırasında, aspirin kullanılması önerilmez.

Daha Fazlası Sağlık

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir