Bebeğinizin gelişimine bağlı olarak anne sütünden sonra veya anne sütünün yanında mamayla beslemeniz gerekebilir. Bebeğinizi biberonla beslediğiniz anlar, birbirinizle yakınlaşmak ve tanımak için harika zamanlardır. Böylece bebeğinizin babası ve diğer aile fertleri de başlangıçtan itibaren bebeğinizin beslenme sürecine yardımcı olabilirler.

En İyi Bebek Maması İçin Aramanız Gereken Özellikler

Bebeğinizi doğal yollarla besleyemediğiniz durumda neyle beslemeniz gerektiğini çok iyi biliyorsunuz. Ancak yavrunuz için en iyi bebek maması seçimine nasıl karar vereceğinizi biliyor musunuz?

Markası ne olursa olsun, mama seçerken mutlaka dikkat etmeniz gereken bazı önemli noktalar vardır.

  • Sağlık bakanlığından onaylı olmalıdır!

Alacağınız mama markası ne olursa olsun, dikkat etmeniz gereken en önemli şeylerden biri sağlık bakanlığından onaylı olmasıdır.

Ruhsatlandırma, üretim, ambalaj ve dağıtım işlemleri uygun koşullarda takip edilmiş, sağlık bakanlığınca onaylanmış olan ürünleri güvenle kullanabilirsiniz.

  • Bebeğinizin bulunduğu aya ve yaşa uygun olmalıdır!

Doğumdan itibaren 3 yaşına kadar farklı yaş aralıkları için özel üretilmiş bebek mamaları mevcuttur. Yaş aralığına uygun mamalar, o dönemdeki bebeğin ihtiyacı olan besin içeriğini karşılayacak ve gelişimini destekleyecek içeriğe sahip olarak üretilir.

Her marka ve her yaş grubunun ölçeklendirme ve günlük tüketim miktarı farklılık göstermektedir.

  • Mama markası ne olursa olsun, içeriği bebeğinize uygun olmalıdır!

İnek sütü ve peynir altı suyu proteinlerinden elde edilen formüller, anne sütüne en yakın proteinleri içerdiğinden bebekler için en iyi bebek maması seçeneğidir.

Ancak bazen özel durumlar karşısında doktorunuz farklı içerikli mama markası tavsiye edebilir.

  • Bazı bebeklerin inek sütünde yer alanlaktoz ve proteinlere alerjisi olabilir. İnek sütündeki içeriğe alerjisi olan bebeklerin çok büyük ihtimalle keçi ve koyun sütü bazlı formüllere de alerjisi olacağından, böyle bir durumda doktorunuz soya bazlı formülleri tavsiye edebilir.
  • Hem inek, koyun ve keçi sütü gibi hayvansal ürünlerle hem de soya gibi bitkisel içerikli ürünlerle yapılan formül mamalara alerjisi olan bebekler için sindirimi kolay özel mamalar kullanılmalıdır.
  • Prematüre ya da düşük kilolu bebeklerin hem sindirim sistemleri hem de böbrekleri iyi gelişmediğinden onlar için seçeceğiniz ürün, sindirim ve boşaltım sistemini zorlamayacak bir içeriğe sahip olmalıdır.

Ayrıca prematüre bebeklerin diğer bebeklere göre daha hızlı büyümeye ihtiyaçları olduğundan L-metiyonin, omega-3 ve omaga-6 takviyeli, daha yüksek kalorili mamalar tercih edilmelidir. Birçok mama markası prematüre bebekler için özel formüller üretmektedir.

  • İçeriği anne sütüne yakın olmalıdır!

Hazır formül sütlerin en büyük eksiği DHA (Dokozahekzaenoik Asit) ve ARA (Arakidonik Asit) gibi uzun zincirli yapıda olup, anne sütünde en çok bulunan yağ asitlerini içermiyor olmasıydı.

Neyse ki günümüzde gelişen teknoloji sayesinde anne sütüne oldukça yakın bebek mamaları üretilebilmektedir. Öyleyse doğru ürünü seçebilmek için içeriğinde DHA ve ARA gibi uzun zincirli yapılar içerip içermediğini kontrol etmekte fayda var.

  • Son kullanma tarihine ve ambalajına dikkat edilmelidir!

Alacağınız ürünün son kullanma tarihine mutlaka bakmalı ve 6 aydan daha fazla ömrü kalan ürünleri tercih etmelisiniz. Paketi yırtılmış, yıpranmış, ezilmiş ürünleri almamalısınız. Paket rengi solmuş ürünlerden kesinlikle uzak durmalısınız, çünkü büyük ihtimalle güneşte kalmış olduğundan rengi solmuştur.

Aldığınız ürünü en az 10 gün kullanacak, her gün birkaç defa kapağını açıp kapatacağınızı düşünürsek ürün ambalajının kullanışlı, kolay açılıp kapanacak, hava almasını ve bozulmasını engelleyecek şekilde tasarlanmış olmasına dikkat edilmelidir. İçerisinde ölçü kaşığı bulunduruyor olması da önemli bir detaydır.

  • Organik olmasına özen gösterilmelidir!

Alacağınız mamanın içeriğinde genetiği değiştirilmiş (GDO’lu) ürünler bulunmamalıdır. Tamamen organik malzemelerden üretilmiş seçenekler bebeğiniz için en iyi bebek maması olacaktır.

Elbette her annenin hayali bebeğini kendi sütüyle beslemektir. Ancak aksi bir durumda, sütün yetmediği ya da hiç olmadığı gibi durumlarda hazır mama en büyük kurtarıcınız olacaktır.

Bebek mamaları arasından yavrunuza en uygun mamayı bulduğunuza eminseniz, onu güvenle beslemeye devam edebilirsiniz.

Ancak beslenme sonrası bebeğin gaz sancısı, alerji, ishal gibi sağlık problemleri yaşaması ya da mamanın yoğunluğunu beğenmemesinden kaynaklı içmeyi reddetmesi durumunda pes etmemeli ve farklı mama türlerini denemelisiniz.

Sonrasında ise yapmanız gereken tek şey, bebeğinizin sağlıkla büyümesini izlemek olacaktır.

Biberon Beslenmesinde Dikkat Edilmesi Gerekenler

Bebek bakım ürünleri için verdiğimiz önemi bebek beslenmesinde kullandığımız biberonlar için de vermemiz gerekir. Çünkü anne sütü alan ya da almayan birçok bebek biberon ile besleniyor. Buun nedeni anne çalışma hayatına devam etmek zorunda kalabiliyor. Siz de bebeğinizi biberon ile besliyorsanız bebek beslenmesinde yapıla hatalar listemize göz atarak neyi doğru ya da neyi yanlış yaptığınızı anlayabilirsiniz.

  • Mamayı doğru şekilde yapmamak.

Biberon ile bebek beslenmesinde en çok yapılan hata mamanın nasıl yapılacağına dikkat etmemekti. Ne yazık ki bu konuda yapılan yüzlerce hata var. Bunlardan birkaçı;

  • Doğru oranda mama kullanmamak.

Her mamanın farklı bir oranı olabiliyor. Bazıları bir kaşık 30 cc iken bazıları 20 olabiliyor. Bu nedenle mamanın kullanım kılavuzunu dikkat okumak gerekir. Bununla birlikte bazı anneler çok fazla mama koyup daha fazla yarar sağlayacağını düşünebiliyor.

Doyurucu olsun diye daha fazla mama koymak çocuğunuzu rahatsız eder. Hazımsızlık problemi yaşar ve gaz sancısı oluşur. Bu da sürekli ağlayan bebek sonucuna ulaşmanızı sağlar. Bazı anneler kendi yaptığı hatalar sonrasında bebeğin sürekli ağlamasına kolik bebek olduğunu düşünerek hatayı yapmaya devam ediyor. Oysaki doğru oranda mama kullanarak çocuğu sağlıklı ve mutlu büyütmek gerek.

  •  Mamayı doğru şekilde karıştırmamak.

Bebeklerin beslenme saatleri belli olmayabilir. Bazen çok güzel uyur ve daha çok acıkır, bazen de biraz daha geç yemek isteyebilir. Bu nedenle beslenme saatlerinde mama yapıp isteyip istemediğine bakarak aç olduğunu anlayabiliriz. Böylece ağlama krizine girmezler. Bu şekilde yazma nedenimiz bebeklerin çok acıkması nedeniyle annelerin panik yapıp mamayı bulamaç edip yedirmeye çalışmasından kaynaklı.

Eğer bebeğiniz beslendikten sonra biberonun dibinde kalıntı varsa bu mamayı doğru şekilde karıştırmadığınızı gösterir. Bunun için beslenme saatinden on dakika önce suyu kaynatıp uygun sıcaklığa ulaşınca mamayı dökmeniz gerekir. Kaynar suya mama dökülünce dipte kalıntı olma ihtimali yükseliyor. Bu nedenle ılık iken koyup kaşık ile karıştırdıktan sonra kapağı kapatmalısınız.

Bir diğer mamayı doğru karıştırmama hatası da biberonu çalkalama ile oluşuyor. Uzmanlar biberonun çalkalanması sonucunda içinde oluşan köpüklerin bebeklere gaz yaptığını belirtiyorlar. Bu nedenle bu köpüklerin oluşmaması için daha önce belirttiğimiz gibi biberonun kapağını kapamadan bir kaşık ile mamayı karıştırmalısınız. İyice karışan mamayı asla çalkalamadan bebeğinize vermelisiniz. Aksi takdirde karın ağrısı yapacaktır.

 

  • Biberon temizliğine dikkat etmemek.

Annelerin günlük yoğunluklarının elbette fakındayız. Ev işleri, bebek bakımı, başka çocuk varsa onun ihtiyaçları, günlük yemek yapmak ve daha yüzlerce işe sahibiz. Bu yüzden her birine yetişemeyebiliriz. Ancak plânlı bir şekilde çalışırsak işlerimizi daha çabuk bitirebiliriz. Ayrıca en önemlilerini asla unutmamış oluruz. Bunun için de biberon temizliği de yer alıyor.

Bebek beslenmesi ne kadar önemli diye çok fazla belirttik. Beslenme içerisinde temizliğinde önemini bilmemiz gerek. Çünkü eğer biberon temizliğine dikkat etmezsek kapımızdaki kötülükleri içeri buyur etmiş oluruz. Bunlar arasında;

  • Bebeğin hastalanması
  • Gaz sancısı
  • Beslenmeyi reddetmesi gibi önemli konular yer alır.

Anne sütü ya da formül mama için belirtilen süreyi asla unutmamalıyız. Ayrıca beslenme zamanı bitince biberonu kaynar su ile çalkalayıp kurumasını sağlamalıyız. Günde bir kez de bebeğin beslenme araç ve gereçlerini kaynatmalıyız. Böylece mikropları uzaklaştırmış oluruz.

Yapılan araştırmalar sonucunda pis biberon ile tekrar beslenme yapılırsa eski sütte oluşan bakterilerin bebekleri hem hasta ettiği hem de gaz sancısı yaptığı belirtiliyor. Bununla birlikte bebeğin damağında bıraktığı bozuk ve kötü tat nedeniyle bebekler beslenmeyi reddedebiliyor.

  • Boğulma tehlikesinin farkında olmamak.

Biberon ile beslenmede boğulma tehlikesi olabiliyor. Yatarken bebeği beslemek yerine başını hafifçe kaldırarak beslemeyi tercih etmelisiniz. Ayrıca biberon tutmayı öğrenen bebekleri beslenirken yalnız bırakmamalısınız. Bu ne yazık ki biberon ile bebek beslenmesinde yapılan hatalar arasında en sık rastlananlardan biri.

  • Beslenme sonrası bebeğin gazını çıkarmamak.

Anne sütü ya da mama fark etmeksizin beslenme işlemi tamamlandıktan sonra bebeğin gazını çıkarmak gerekir. Çünkü dört aya kadar bebekler sindirim istemlerini kullanmayı bilmezler. Bazı bebekler sindirim problemi çekmezken bazıları büyük sancılar çekip kıvranır. Bunun gerçekleşmemesi için;

  • Gaz oluşumunu engelleyen biberonları seçin. (özel üretilmişler var)
  • Kilo alsın diye çok sık ya da çok büyük dozda mama ile beslemeyin.
  • Her beslenme sonrası gazını çıkartın.

Gaz çıkartmayı bilmiyorsanız doktorunuza danışabilirsiniz. Ayrıca uzmanların çekmiş olduğu videolardan da destek alabilirsiniz. Bebekler gazı çıktıktan sonra hem huzurla uyur hem de sık sık uyanmadıkları için daha güzel beslenirler.

Mama Nasıl Hazırlanır?

Biberon mamasını, kutu üzerindeki talimatlara uygun hazırlayın, bir mama uygun ısıda su varsa 2-3 dakika içinde hazırlanabilir.

Kaynar su ile mama hazırlamak, besin değerini düşürür. Kaynatılıp 60 dereceye düşürülmüş (ki bu da sıcak bir sudur) suda mama hazırlanır. Daha sonra temiz soğuk su ile ısı ayarlaması yapılabilir. Biberon maması ısısı 36-37 derece olmalıdır. Kabaca kolunuza damlattığınız mama size ılık bir his veriyorsa (yakmıyorsa veya soğuk değilse) uygun ısıdadır.

Mikrodalga fırında ısıtmak, mamanın ve biberonun eşit ısınmasını engelleyecek, bebeğin ağzının yanmasına sebep olabilecektir. Kullanmak zorundaysanız fırından çıkardıktan sonra biberonu iyice çalkalayın. Mikrodalga fırınının besin değerini azaltması ve insan sağlığına zararlı olması (kanserojen ?, serbest radikal çıkarıp yaşlanmayı hızlandırma, vs. gibi) gibi konular da tartışmalıdır.

Mama ölçeği taşırılmadan “silme” doldurulur. Genelde biberona önce su konur, kutuda önerildiği  kadar toz mama ile tamamlama yapılır. (Genel olarak her 30 cc suya, 1 ölçek mama hesabı ile. Örneğin yenidoğan bebeğe 60 cc suya 2 ölçek mama; 3 aylık bebeğe 120 cc suya 4 ölçek mama ; 6 aylık bebeğe 180-240 cc suya 6-8 ölçek mama gibi) daha sonra biberon çalkalanıp ısısı kontrol edilerek mama bebeğe verilir.

Biberon deliğinin küçük olması, bebeğin çok çaba harcamasına ve huzursuzlanmasına, geniş olamsı ise hızlı beslenme ile gaz sancılarının artmasına neden olur. Emzik deliğini şöyle kontrol edersiniz: biberonu ters çevirdiğinizde mama önce fışkırmalı, sonra birkaç damla damlamalı, sonra durmalıdır. Mama eğer geniş aralıklarla damlıyorsa delik dardır, dökülürcesine akıyorsa geniştir.

Mamayı olması gerekenden daha koyu veya sulu hazırlamayın; ancak koyu olduğundan şüpheleniyorsanız, beslemeden sonra bebeğinize çay kaşığı ile doyana kadar su teklif edin.

Kutusu açılan mamayı, kapağı ya da streç film ile tekrar kapatmayı unutmayın. Kapalı mama buzdolabında 20 güne kadar saklanabilir.

Mama ile Beslemede Dikkat Edilecek Noktalar

Mama ile beslemede dikkat edilecek noktalar şunlardır:

  • Mamayı hazırlamadan önce, eller yıkanmalıdır.
  • Mama, kutusunda belirtilen su-mama oranına uygun olarak hazırlanmalıdır. Mamanın suyunun az olması kabızlık ve sıvı kaybına neden olur. Çok fazla su ise bebeğin yetersiz beslenmesine ve kilo almamasına yol açar.
  • Her beslenmede bebeğin yiyeceği kadar mama hazırlanmalıdır.
  • İlk altı ayda mamayı hazırlamak için kaynatıp soğutulan ılık içme suyu kullanılmalıdır. Tekrar tekrar kaynatılan sularda sodyum düzeyinin yükselebileceği unutulmamalıdır.
  • Mama soğuk ya da çok sıcak olmamalıdır. Isı kontrolü el bileğinin iç yüzüne bir iki damla mama damlatılarak yapılır. Bileği yakmayacak sıcaklıkta olmalıdır.
  • Mama ile besleme kaşıkla yapılmalıdır.
  • Zorunlu durumlarda bebeklerde biberon kullanılabilir ama biberonun temizliğine çok dikkat edilmesi gerekir.
  • Biberon deliğinin uygun boyutta olduğu kontrol edilmelidir. Biberon ters çevrildiğinde önce ip gibi ardından damla damla süt akışı olması gerekir.
  • Biberon kullanırken bebeğin beslenme pozisyonuna dikkat edilmelidir.
  • Bebek sırtüstü düz yatar pozisyondayken biberon vermek, mamanın akciğerlere kaçmasına neden olabileceği için hatalıdır.
  • Bebek anne kucağında, dik pozisyonda, başı annenin koluyla desteklenir şekilde tutulmalıdır.
  • Bebeğin hava yutmaması için biberonun dik tutulması ve lastik memenin sütle dolu olması gerekir.
  • Bir öğünün süresi 5-30 dakika arasında değişebilir. Emzirmede olduğu gibi, küçük bebekler biberonla beslenirken yorulabilirler ve arada dinlenmeleri gerekir ama öğün süresi 30 dakikayı geçmemelidir.
  • Hazırlanan mama bebeğin ağzıyla temas ettiyse yarım saatte bozulur. Bu nedenle artan kısmı dökülmelidir. Aksi takdirde mama 4-6 saat bozulmadan kalabilir.
  • Öğün sonrasında bebeğin gazı çıkarılmalıdır.
  • Altı aydan önce karışık beslenen (anne sütüne ek olarak mama ile beslenen) bebeklerde biberon kullanımından olabildiğince kaçınılmalıdır. Biberona alışan bebekler anne memesini emmekte güçlük çekebilirler. Bu durumda kap veya kaşık kullanılmalıdır. Bebek yarı oturur pozisyona getirilir ve kap dudaklarına yaklaştırılır, bebeğin dudaklarına değecek şekilde hafifçe eğilir. Kabın bebeğin alt dudaklarına dayanması ve kenarlarının, üst dudağın dış yan kısımlarına değmesi gerekir. Çok küçük bebekler dilleri ile sütü alırlar. Daha büyük bebekler sütü emer gibi çekerler ve bir miktarını da dökerler. Ucu küçük huni şeklinde olan özel kaplar da vardır ve tercih edilmelidir. Hiçbir zaman süt bebeğin ağzına dökülmemelidir.
  • Miadında yeni doğan bebeğin mide kapasitesi 5-7 ml kadardır. Bebeğe fazla miktarda besin verilmemelidir.
  • Tarihi geçmiş bebek mamaları kullanılmamalıdır.
  • Biberonlar, emzikleri, kapakları ve halkaları ilk kullanımdan önce tüm parçaları tamamıyla su içerisinde kalabilecek şekilde yeteri kadar büyük bir kapta 5 dakika kaynatılmalıdır. Parçaları temiz bir maşa kullanılarak sudan çıkarılmalıdır.
  • Biberon ve emzik fırçaları temizlemeye yardımcı araçlardır. Her kullanımdan sonra biberon su ve deterjanla yıkanmalıdır. Bu amaçla bulaşık makinesi de kullanılabilir.

 

Daha Fazlası Beslenme
Yorumlar Kapalı