Özellikle ilk defa anne olmayı deneyimleyen kadınlar, bebeklerinin yaptığı ilginç hareketleri anlamlandırmada bazen zorluk yaşayabilirler. Bazen de bu davranışların bir problem olup olmadığı konusunda endişelenirler.

Bu sebeple bebeklerin yaptığı bazı ilginç hareketlerinin temel sebeplerinin bilinmesi, oldukça önemlidir!

Elini Emmek!

Emme refleksi, bebeklerin doğuştan itibaren sahip oldukları en güçlü reflekslerden biridir. Emme refleksi hamileliğin 34. haftasında gelişir ve bebek bu refleksle doğar.

Emme refleksi, bebeğin beslenebilmesi, hayatta kalabilmesi için olmazsa olmaz bir reflekstir ve memeyi bulmasını sağlar.

Bebekler, 4. aydan sonra anneleri yanında olmayınca kendilerini güvende hissedebilmek ve rahatlayabilmek için bazı eşyalara gerek duyarlar. Bu bir mendil, battaniye kenarı, emzik, küçük yastık, oyuncak veya kendi parmağı olabilir.

Bebekler huzursuz olduklarında geçiş nesneleri yoksa kendi bedenlerine dönerler ve kendilerini sakinleştirirler ve bunun için parmaklarını emerler. Böyle durumlarda bebeği yavaşça kucağa alıp sakinleştirmek, alçak ses tonuyla konuşmak, başını ve vücudunu okşamak, ihtiyaçlarını karşılamak yararlı olacaktır.

Ancak bununla birlikte, bebeğiniz oral dönem içerisinde olduğundan ağzını bir tanıma mekanizması olarak kullanır. Elini tanımak için emiyor olması da bu açıdan oldukça normaldir.

Dilini Çiğnemek!

Bazı bebeklerin, sanki ağızlarının içerisinde bir şey çiğniyormuş gibi hareketlerde bulunduğu zaman zaman gözlemlenmektedir. Ebeveynlerin bebeklerinde görmeye alışık olmadığı bu davranış, merak uyandırmaktadır.

Aslında bebeklerde sakız çiğnemeye benzer bir hareket fark ettiyseniz, bunun belli bir sebebi olmayabilir. Vücut gelişiminin normal seyrinde ilerlediğinin bir göstergesi olarak kabul edilen bu hareketler, bebekteki salgı artışı sonucu sıvının ağızda toplanmasından dolayı meydana gelir.

Aynı zamanda bebekler bu davranışı acıktığı veya emmek istediği için de bu hareketi yapıyor olabilir.

Salya Akması!

Bebeklerde salya, en sık karşılaşılan olaydır. Bu salgının, bazen ağızdan hafif bir sıvı akışı olarak bazen de kıyafetini ıslatacak kadar yoğun bir şekilde aktığını gözlenebilir.

Salyanın miktarına ve oluştuğu zaman aralığına göre yorum yapabilmek de mümkündür. Yutma refleksi henüz gelişmemiş bebeklerin, yoğun salgıyı yutması mümkün olamayacağı için salya akması görülebilir.

Midede asit birikiminden kaynaklı olarak bebeklerin ağzında salya toplanabilir. Kolik bebekler de mide asidini nötrleyebilmek için, daha fazla tükürük üretebilir.

Ağız içi sindirim sistemi aktifleşmeye başlayan bebeklerde, tükürük bezleri çalışmaya başlar ve salgı üretir. Üretilen bu salgının yoğunluk miktarına göre bebeklerde salya akması görülür.

Genel olarak salya akması, bebeklerde 5-6 ay ve sonrasında görülmesi beklenen bir durumdur. Çünkü salya ile diş çıkarma, birbirine bağlı olaylar olarak kabul edilir. Çoğunlukla da durum böyledir. Ancak bebek henüz 2 aylıksa veya ‘3 aylık bebek salyası neden akar?’ diye sorgulanıyorsa, diş çıkartmak için henüz erken olduğu düşünülür.

2-3 aylık bebeklerde bu durum, bebeklerin doğasından kaynaklı olabileceği gibi diş etlerinin altında büyümeye çalışan dişlerin de neden olduğu bir durum olabilmektedir.

Erken dönemde salya oluşması, aynı zamanda reflü gibi mide rahatsızlıklarının ve bağırsak sorunlarının habercisi olabilir. Fakat endişeye kapılmamak gerekir. Salya akması bebek gelişiminde genel olarak karşılaşılabilecek olağan bir davranıştır. Sadece salyanın miktarında artış olması veya rahatsız edici boyutta fazla olması durumunda bir çocuk doktoruna danışmakta fayda olacaktır.

Ağzından Baloncuk Çıkarma!

Bebeklerin en çok eğlendikleri hareket, bebeğin ağzından baloncuk çıkarması olsa gerek! Tükürük bezlerinin aktifleşmesi ile ağzında biriken salyanın farkına varan bebek, bunu bir eğlenceye çevirebilir.

Dudak hareketleri ile salgısından baloncuk yapan ve oyun haline getiren bebekler, maalesef ailelerini endişeye düşürebilir. Baloncuk çıkarma da aynı salya akması, çiğneme hareketi ve köpürme gibi sindirim sistemi gelişiminin bir parçası olabilir.

Bebekler tükürük bezleri aktifleşince, ağzında biriken alışık olmadığı bu sıvıyı dışarıya atma ihtiyacı hissedebilir. Bu nedenle bebeklerde tükürük püskürtme, karşılaşılabilecek olağan bir davranıştır.

Sıçrama!

Bebeklerin sırt üstü yatarken başını hafif kaldırıp arkaya doğru bırakıldığında, ani bir refleksle sıçradığı gözlenebilir.

Bu harekete moro refleksi adı verilir ve özellikle yenidoğan döneminde gün içerisinde sıklıkla meydana gelir.

Bu refleks, bebeğin ellerini tutup vücudunu biraz havaya kaldırdıktan sonra kollarını bırakınca da görülebilir. Bebekler, ani sesler duyduklarında ve uyurken de bu hareketi yapabilirler. Sıçrama refleksi, hamileliğin 28. haftasında belirmeye başlar ve 32. haftasında yenidoğan gibi tepki verir.

Hamileliğin ilk 4 ayında normal kabul edilen bu refleks, bebeğin sinir ve kas sisteminin gelişmesine bağlı olarak en geç 6 ayda kaybolur.

Daha Fazlası Eğlence
Yorumlar Kapalı